TikTok, çalışanlarını Z Kuşağından seçmek isteyen şirketlere özel bir işe alım platformu geliştiriyor.
Başlangıçta çoğumuzun burun kıvırdığı ancak içerik profilinde birbirinin aynısı danslar ve ‘lip-syncing’ dışında çokça yaratıcı çalışma da barındıran TikTok bunu direkt olarak hedeflemese de bir süredir Z kuşağının portfolyolarını sergileyecek bir alan olarak da kullanılıyordu. Axios’un haberine göre sosyal medya platformu, işe alım platformunu ilk olarak spor ligleri de dahil olmak üzere büyük markalardan oluşan bir grupla test edecek.
Halihazırda gençler, TikTok’u portfolyolarını sergileyebildikleri bir platform olarak zaten kullanıyordu. Uygulamanın sunduğu bu fırsat sayesinde gençler, yaratıcı sektörler denilen yetenek odaklı alanlarda işe başlama fırsatı yakalayabiliyordu.
Örneğin, bir özel efekt sanatçısı ve yapımcısı olan Julian Bass, TikTok sayfası sayesinde çalışmalarını Twitter’da viral hale getirmiş ve Disney dahil olmak üzere bir dizi şirket kendisiyle temasa geçmişti. Disney Yönetim Kurulu Başkanı Bob Iger, Bass’in videosunun altına “Dünya adını öğrenecek!” yorumunu bırakmıştı.
TikTok’un başlatmaya hazırlandığı yeni platformda iş arayan kullanıcılar uygulamadaki iş listesini açarak şirketlerdeki mevcut rollerin yayınlandığı bir internet sayfasına yönlendirilecek. Başvurularda yazılı değil, video özgeçmiş kullanımını teşvik ederek Z kuşağı için daha erişilebilir olmayı hedefleyecek.
Görsel format, gelişen iletişim teknolojileri sebebiyle hayatımızın vazgeçilmezi haline geldi. Eskiden sıklıkla başvurulan metinsel ifadeler yerini görsel imgelerle dolu videolara ve fotoğraflara bıraktı. Görsel format, beynin algılama önceliğinden de faydalanarak iletişimin en sık kullanılan yolu haline geldi. Görsel formatın, metinsel ifadelere nazaran evrensel bir dile sahip olması, ilgi çekici ve akılda kalıcı olması iletişimde en sık kullanılan format olmasının zeminini hazırladı.
İşverenlerin, şirketlerindeki açık roller için adaylardan istediği özgeçmiş uzun zamandır metin temelliydi. Ama son yüzyılda bu alışkanlık da diğer alışılagelmiş alışkanlıklar gibi değişti. İşverenler, adayları daha iyi tanıma fırsatı vereceğine inandığı portfolyo niteliğindeki videolarla seçmeye başladı. İşverenlerin değişen bu tutumunun arkasında, video formatının metinsel formata göre ayrıntılı analize daha uygun olması ve seçim sürecine canlılık katması yatıyor.
Ne dersiniz? Video formatı işverenlerin, aday seçim sürecine bir kolaylık sağlayacak mı?